Açıkçası sade
bir tenissever olarak bugüne dek hep desteklediğim, saygı duyduğum bir
sporcuydu Marsel İlhan. Zaten aksi de pek mümkün değil gibi geliyor bana. Zira
bu memlekette yaşayıp tenisle ilgileniyorsanız bu adama ve başardıklarına nasıl
sempati duymayacaksınız ki? Ne var ki işin biraz içine girip yeni şeyler
öğrendikçe insanlar hakkındaki fikirleriniz değişebiliyor. Benim Marsel
konusunda son dönemde yaşadığım eksen kaymasının altında da biraz bu yatıyor.
İsterseniz
Marsel’in son dönemlerdeki fecaat performansından başlayalım anlatmaya. Son 12
maçta elde ettiği galibiyet sayısı yalnızca bir olan milli tenisçi, katıldığı son
11 turnuvanın tamamına ilk turda veda etti. Her elenişinin ardından da “trending
topic” oldu, sosyal medyada artık hemen herkesin alay ettiği bir isim haline
geldi. Hatta iş öyle bir noktaya geldi ki popüler mizah sitesi Zaytung bile
kendisiyle ilgili haber yazdı. Kısacası Marsel, kendisini rezil etti.
Kendisini
rezil etti diyorum çünkü Marsel, bir süredir amiyane tabirle laf olsun diye
tenis oynuyor bana kalırsa. Profesyonellikle arasının alerji boyutunda olduğu söylenen Marsel’in uzun bir süredir antrenörü de yok. Ancak daha vahim başka söylentiler de var. İddia o ki geçtiğimiz yıl kendisini adeta küllerinden doğuran koçuyla yollarını ayırmasının gerekçesi antrenman temposunun yoğunluğu imiş.
Marsel
için şu anda teniste başarılı olmasını sağlayacak hiçbir motivasyon kaynağı yok
gibi görünüyor. Yukarıda da belirttiğim gibi profesyonellik kavramının çok
uzağında geziniyor, mesai saatlerinden hoşlanmıyor. İşin kötüsü, federasyonun
sporcusu olduğu için turnuvalardan kazandığı para da kendisine kalıyor. Sakın
yanlış anlaşılmasın, kazandığı parada gözüm yok elbette. Bilakis Allah daha çok
versin. Fakat demem o ki para dahi motivasyon sağlayacak bir unsur değil
kendisi için.
Son
tahlilde Türk tenisi açısından son derece sıkıntılı bir tabloyla karşı
karşıyayız. Hal böyleyken Marsel nasıl toparlanır ya da toparlanabilir mi,
bilmiyorum. Biz Türk tenisseverler olarak kendisinin hep iyi yerlerde olmasını
arzu ederiz. Fakat bunun için bizden önce kendisinin bir şeyleri istemesi gerekiyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder