23 Kasım 2015

Djokovic'e Övgü, Federer'e Saygı


 Novak Djokovic'in 2015'teki performansını kelimelerle ifade edebilmek çok güç. Aynı yıl içerisinde dört Grand Slam'de üçünü, dokuz Masters turnuvasının altısını ve son olarak da ATP Finalleri'nde kazanmış bir oyuncu için ne söyleyebiliriz ki? Hiç kuşkusuz erkekler tenis tarihinin en iyi sezon performansına imza attı Sırp tenisçi.

 Djokovic, kendisi adına rüya gibi geçen sezonun kapanışını dün ATP Finalleri'nde Roger Federer'i yenerek yaptı. Aslında maçın üç set üzerinden ve kapalı sert kortta oynanması İsviçreli adına galibiyet ümitlerini artırıyordu. Fakat Ekselansları, gerçek seviyesinin uzağında kalınca grup aşamasında yendiği rakibine finalde boyun eğmekten kurtulamadı. Djokovic'in ikinci servislerinden %84 oranında puan çıkarması dev randevuyu tek başına  özetliyor. Federer'in bu kadar kötü bir return performansıyla rakibini yenmesine imkan yoktu.

 Her büyük dominasyonda olduğu gibi burada da akılları kurcalayan tek bir soru var: Acaba Djokovic mi çok iyiydi, yoksa rakipleri mi çok kötüydü? Bu soruda ikinci şıkkı işaretleyip Sırp raketin başarısını değersizleştirmek doğru bir tutum olmaz. Zira rakiplerinin kötü görünmesinin bir sebebi de kendisinin üstün performansı. Fakat Federer'in ilerleyen yaşıyla birlikte Rafael Nadal'daki serbest düşüşün Sırp raketi zirvede yalnız bıraktığı da bir gerçek. Bu noktada bir kıyaslama yapacak olursak Djokovic'in 2011'deki oyun seviyesinin bu yılkinden daha yüksek olduğunu düşünüyorum.

 Dün kötü bir maç çıkarmış olsa da Federer'in ne kadar büyük bir oyuncu olduğunu bu yıl bir kez daha anladık. Zira Djokovic ATP Turu'nun üstünden dozerle geçerken bu yıkıma tek direniş kendisinden geldi. 34 yaşını deviren İsviçreli efsane, rakibine bu sezonki altı yenilgisinin üçünü tattırdı.

Hiç yorum yok: