Rafael Nadal'ı dört setlik bir mücadelenin ardından Wimbledon'ın dışına iten Dustin Brown her şeyiyle sıra dışı bir tenisçi. Jamaika asıllı Alman raket, uzun rasta saçlarının yanı sıra şova dönük oyun stiliyle de tıpkı Mansour Bahrami ve Gael Monfils gibi tenis dünyasının en eğlenceli figürlerinden biri. Dün Nadal karşısında aldığı galibiyeti de büyük oranda bu atipik oyununa borçlu.
Kortun her bölgesini kullanabilen oyuncuları bir kenara koyarsak her tenisçinin "comfort zone" olarak tabir edilen, kortta kendisini en rahat hissettiği bir alan vardır. Nadal içinse bu alan hiç kuşkusuz geri çizgidir. İşte Brown, dün neredeyse her puanı filede oynayarak rakibini sürekli konfor alanının dışına çıkardı.
Nadal'ın dünkü maçta yaşadığı bir başka büyük sıkıntı da Brown'ın öngörülemezliği oldu. Kısa top, drop vole ve slice tekniklerini kusursuz bir şekilde uygulayan Brown, bu vuruş çeşitliliği sayesinde rakibini gafil avladı. Ayrıca bu durum, Nadal'ın bir türlü oyun ritmini yakalayamamasına sebebiyet verdi..
Tüm bunlarla birlikte Nadal için mağlubiyetin esas nedeni pek tabii ki formsuzluğu. İspanyol tenisçi, önceden olsa böyle bir rakibi amansız passing shot'larıyla yıldırmayı başarır ve pek de zorlanmadan elerdi. Kendisinin bu seneki düşüşü, Roger Federer'in 2013'te yaşadığına fazlasıyla benziyor. Ezeli rakibi gibi toparlanıp toparlanamayacağını ise zaman gösterecek.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder