14 Kasım 2017

Fahri İkiler'in Anısına


 Eğer bugün Türkiye'de tenise dair bazı kırıntılar varsa ve insanların bir kısmı tenis izleyip tenis hakkında konuşuyorsa bunda en büyük pay, güzel sesini bilgeliğiyle harmanlayarak anlattığı yüzlerce tenis maçı sayesinde Fahri İkiler'e aittir. Böylesine kıymetli birinin aramızdan ayrılışının yarattığı hüzün bir kenara, beni asıl üzen nokta, bu memlekette Fahri Abi gibi insanların yaşarken hak ettiği değeri göremiyor olması.

 Fahri İkiler üstadın Türk insanına tenisi sevdirdiği zamanlar, TRT'nin kamu televizyonculuğu görevini layıkıyla yerine getirdiği yıllara denk gelir. Sadece tenis değil, buz pateninden triatlona kadar özel televizyonların reyting kaygısı nedeniyle yayımlamaktan imtina ettiği her spor dalı -kamu yararı gözetilerek- halkın vergileriyle finanse edilen TRT'den ekrana gelirdi o dönemde. Ne var ki Fahri Abi, ömrünün en güzel yıllarını tenise adayadururken Türkiye de hızla değişti ve devletin televizyonu olan TRT de kaçınılmaz olarak bu değişimlerden payını aldı. TRT'de onunla aynı dönemlerde görev almış pek çok spiker arkadaşının ya radyoya sürüldüğü ya da kurumla ilişiğinin kesildiği sıralarda Fahri Abi de emekliye ayrılmayı seçti ve sessiz sedasız köşesine çekildi. Zaten onun TRT'yi bıraktığı yıl olan 2011'den sonra da kanal, bir daha hiçbir Grand Slam turnuvasını yayımlamadı.

 Dibine kadar vasatlığa batmış memlekette artık TRT'yi açtığımızda Fahri İkiler'in anlattığı kaliteli tenis maçlarını değil, "düzen"in adamlarının kahvehane sohbeti tadındaki futbol programlarını seyrediyoruz. Eskiden futbol dışı sporlara ağırlık vermeyi vazife telakki eden TRT, şimdilerdeyse Olimpiyat Oyunları'nı bile -adeta lütfedercesine- son anda yayımlamaya karar veren bir zihniyetle yönetiliyor.

 İşin TRT kısmı böyleyken Fahri İkiler gibi bir duayenin birikimlerinden yararlanmayı bir an olsun aklından geçirmeyen tenis camiasına ne diyeceğiz peki? Sahi bugün Türk tenisinde çeşmenin başını tutanlar, yıllar yılı başta Grand Slam'ler olmak üzere pek çok turnuvayı yerinde görmüş ve anlatmış Fahri İkiler'deki birikimin 100'de 1'ine sahipler midir acaba?

 Lügatında "Meyve veren ağaç taşlanır." gibi bir atasözünün bulunduğu bu ülkede belki birtakım kifayetsizler tarafından kıymeti bilinmemiş olabilir. Ancak bu, Fahri İkiler'in yerini tenisi onunla sevenlerin gönlünde asla değiştirmez.

 Güle güle Fahri Abi. Huzur içinde uyu. Bu spora olan tüm katkın için sana minnettarız.

Hiç yorum yok: