İnsan bir defa düşmeyegörsün, arkasından tekme vuranı bol olur. Doping cezasının bitmesine kısa bir süre kala tenise geri dönmeye hazırlanan Maria Sharapova da son dönemde bu tekmelerden fazlasıyla nasiplendi. 2016 Avustralya Açık sırasında girdiği doping testinin pozitif çıktığını kamuoyuna duyurduktan sonra adeta çarmıha gerilen Rus tenisçi hakkında şimdi de yeni bir tartışma alevlendi. Stuttgart, Roma ve Madrid Açık turnuvalarının yıldız isme wild card vermesinden hoşnut olmayan bir kesim "Dopingliyi ödüllendiriliyorlar." diye yaygara koparmaya başladı.
Sharapova'ya wild card verilmemesi gerektiğini savunanlar, dolaylı yoldan kendisine bir daha tenis oynama, diyor. Çünkü bir yılı aşkın bir süredir kortlardan uzak olan ve bu nedenle ne puanı ne de klasmanı olan Rus raketin 15 bin dolarlık ITF turnuvalarına bile wild card almadan katılması mümkün değil. Öte yandan wild card, teniste yıllardır var olan bir uygulama. Yani ortada Sharapova'nın yüzü suyu hürmetine icat edilmiş bir şey yok.
Görünen o ki gerek ITF ve CAS kararları gerekse de Sharapova'nın cezasını tamamlaması bazıları için hiçbir anlam ifade etmiyor. Zira birileri hâlâ Rus tenisçiyi cezalandırmanın derdinde. Nitekim Fransa Tenis Federasyonunun yeni başkanı da bu yılki Roland Garros için Sharapova'ya wild card vermek istemediğini söylüyor. Bu, elbette kendi tasarrufudur ama böyle bir karar vermesi hâlinde turnuvaya olan ilgi olumsuz yönde etkilenecektir. Dolayısıyla kaybeden, sadece Rus tenisçi değil, kendisi de olacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder