22 Ağustos 2018

Övünç ve Utanç!


 Türkiye'de tenisçi olmak Don Kişotluğun dik âlâsıdır. Bugün adlarını bildiğimiz Türk tenisçilerin hepsi, kariyerleri boyunca doğru dürüst destek almadan, tırnaklarıyla kazıyarak bulundukları konuma gelmişlerdir. Bu gerçek, son iki gündür kamuoyunu meşgul eden bir konuyla yeniden gün yüzüne çıktı.

 Selin Övünç 17 yaşında. TRT'de çalışan anne ve babasının başlangıçta tenisle hiçbir alakası yok. Ne var ki vakit geçirsin diye tenis kursuna yolladıkları kızları yeteneğiyle sivrilince iş değişiyor. Tenis, bir anda Övünç Ailesi'nin hayatındaki en önemli parçalardan biri hâline geliyor. Anne ve babası, Selin'i profesyonel tenisçi yapabilmek uğruna ellerinde ne varsa satıyor, bunların yetmediği yerde de kredi çekiyor. Bu sırada baba da lisanslı tenis antrenörü oluyor. Velhasıl ailesi, Selin için maddi ve manevi anlamda pek çok fedakarlıkta bulunuyor.

 Türk kamuoyu Selin'i iki gün evvel attığı bir tweet ile tanıdı. 17 yaşındaki tenisçi, söz konusu tweet'inde sponsor bulamadığı için sezonun son Grand Slam turnuvası olan Amerika Açık'tan çekilmek zorunda kaldığını yazıyordu. Yaşanan bu gelişmenin ardından gözler pek tabii ki Türkiye Tenis Federasyonu'na çevrildi. Zira henüz junior seviyesindeki bir tenisçiye ülke federasyonunun destek sağlaması gerekirdi.

 Federasyon, konuyla ilgili yaptığı açıklamada Selin'i şimdiye dek "Gençlik Olimpiyatı" kapsamında desteklediklerini ancak kendisi söz konusu organizasyona katılım hakkı elde edemeyince desteği kestiklerini duyurdu. Özrü kabahatinden beter bu açıklama insanın aklına şu soruları getiriyor Dünya tenisi için hiçbir kıymeti harbiyesi bulunmayan Gençlik Olimpiyatı hangi gerekçeyle tenisçiler için bir ödenek kriteri olabilir? Spor bakanlığı ve federasyon, tenisteki esas organizasyonların Grand Slam turnuvaları olduğundan bihaber mi, yoksa işin içinde başka hesaplar mı var?

 Ne hesabı diye soracak olanlara aynı federasyonun 
vaktiyle ülke tarihinin en kariyerli tenisçisi Marsel İlhan'ı sırf siyasi rant uğruna Wimbledon'dan feragat ettirerek Akdeniz Oyunları'nda yarıştırdığını hatırlatalım.

 Her şey bir tarafa, hâlihazırda Grand Slam oynayabilecek düzeydeki üç-beş tenisçisinden birine bile maddi destek sağlayamayan bir federasyon hangi yüzle tenisin zengin sporu olduğu yönündeki algıyı kırmaktan bahsedebilir? Siz herkesi kör, alemi sersem mi sanırsınız?

Hiç yorum yok: