Elena Rybakina'nın 2019'dan bu yana birlikte çalıştığı Stefano Vukov, son birkaç yıldır tenis dünyasında en çok tartışılan isimlerin başında geliyordu. Bunun nedeni, Hırvat antrenörün gerek maçlar gerekse de antrenmanlarda öğrencisiyle konuşurken kullandığı azarlayıcı üsluptu. Kendisinin zorbalığa varan davranışları o kadar büyük rahatsızlık yarattı ki en nihayetinde Kadınlar Tenis Birliği WTA konuyla ilgili soruşturma başlatmak zorunda kaldı.
Vukov hakkındaki soruşturmasını geçtiğimiz ay tamamlayan WTA, Hırvat antrenöre davranış kurallarını ihlal ettiği gerekçesiyle bir yıl men cezası verdi. New York Times gazetesine bağlı The Athletic adlı internet sitesinin ulaştığı soruşturma raporunda Vukov'un işlediği suçlar şu şekilde sıralandı:
- Oyuncuya "Aptal", "Ben olmasam sen Rusya'da patates topluyor olurdun." şeklinde aşağılayıcı sözler sarf etmek
- Oyuncuya psikolojik şiddet uygulamak
- Oyuncuyu ağlatmak
- Oyuncunun fiziksel limitlerini zorlayarak hastalanmasına sebebiyet vermek
- Kendisiyle yollarını ayırmasının ardından oyuncuya taciz mesajları göndermek
- Lisansı askıdayken oyuncuyla iletişim kurmak
Bu hikayenin en ilginç tarafı, Rybakina'nın maruz kaldığı tüm kötülüklere rağmen daima antrenörünün arkasında durmasıydı. Rus asıllı Kazak tenisçi, basına verdiği demeçlerde Vukov'un kendisine asla kötü davranmadığını söylüyordu. 2024 Amerika Açık'tan hemen önce görevine son verdiği Hırvat çalıştırıcıyı öylesine sahipleniyordu ki bu yılın başında yeniden ekibine dahil etti. Üstelik bunu yaptığı sırada Goran Ivanisevic gibi dev bir antrenörle çalışıyordu.
The Athletic'in haberinden öğrendiğimiz kadarıyla Rybakina'nın Vukov'a olan sadakatinin altında bir gönül birlikteliği yatıyormuş. Nitekim Vukov hakkındaki soruşturma raporunda da ikili arasında toksik bir ilişki olduğu yazıyor. Hâl böyleyken Rybakina'nın kendisine yazık ettiğini söyleyebiliriz. Umarız kendisi, başka bir nedenden ötürü Vukov'un esareti altında değildir.