2 Mayıs 2017

Sharapova'ya Grand Slam Lazım


 Maria Sharapova, kariyerinin üçüncü perdesini geçtiğimiz hafta Stuttgart'ta açtı. 15 aylık doping cezası sona eren Rus yıldız, geri dönüş turnuvasında yarı final oynayarak kalitesinden hiçbir şey kaybetmediğini gösterdi. Aslında şampiyonluk ipini de göğüsleyebilir ve garajına bir Porsche daha çekebilirdi. Fakat Kristina Mladenovic karşısında kazanmaya yakın olduğu bir maçı kaybetti. 

 Daha önceki yazılarımda Sharapova'nın bu seferki geri dönüşünde 2009'daki kadar zorlanmayacağını, hatta eskisinden de güçlü bir oyuncuya evrilebileceğini belirtmiştim. Beni asıl kaygılandıran mevzu ise kort dışındaki olası provokasyonlardı. 

 Doping testinin pozitif çıktığını duyurduğu günden bu yana Sharapova hakkındaki polemikler bitmek bilmedi. Kortlara dönüşünün hemen öncesinde de kendisine verilen wild card'lar üzerinden manasız bir yaygara koparılmıştı. Tüm bunlar, gerilimden beslenen medyanın da iştahını kabarttı. Öyle ki Birleşik Krallık'ın rezil tabloid gazetelerinden The Sun bile Stuttgart'taki turnuvaya muhabir gönderdi. Ancak basın mensupları Sharapova'dan umduğunu bulamadı. Rus tenisçi, kendisine yöneltilen art niyetli ve küstah soruları bile ustaca geri püskürttü.

 Sharapova, son derece olgun bir karakter olsa da her insan gibi bazen soğukkanlılığını kaybedebilir. Dolayısıyla kendisine yönelik hücumları bir an evvel durdurmaya bakmalı. Bunun da yolu, yeniden Grand Slam kazanmasından geçiyor. Önümüzdeki Roland Garros, bu açıdan çok önemli bir fırsat. Tek sorun, Rus tenisçinin turnuvaya büyük ihtimalle elemelerden katılacak olması.

Hiç yorum yok: