Daniel Evans, Sara Errani, Thomaz Bellucci ve şimdi de Alize Cornet. Bunlar, bir yıldan kısa bir süre içinde doping testi pozitif çıkan üst düzey tenisçiler. Doping vakalarındaki bu enflasyon sonrası herkesin aklında aynı soru var: N'oldu da tenis ve doping daha önce hiç alışık olmadığımız kadar yan yana gelmeye başladı? Bu sorunun yanıtını verebilmek için filmi Maria Sharapova vakasına kadar geri sarmak gerekiyor.
Sharapova, 2016 yılındaki Avustralya Açık sırasında girdiği doping testinin pozitif çıktığını aynı yılın Mart ayında düzenlediği bir basın toplantısıyla kamuoyuna duyurmuştu. Rus raket, söz konusu duyurudan birkaç gün sonra ise kendisine yönelik bazı suçlamalara Facebook sayfasından yanıt verirken son derece çarpıcı olan şu ifadeleri kullanıyordu: "Ben dürüst ve açık biriyim. Sakat olduğumu iddia ederek gerçekleri gizleme yolunu seçmeyeceğim." (*)
Yukarıdaki sözler, daha önce bazı tenisçilerin sakatlık ve benzeri kılıflarla pozitif test sonuçlarını kamuoyundan gizlediklerini ima ediyordu. Aslında bu, tenisin arka sokaklarında yıllardır dolaşan bir dedikoduydu ve "silent ban" (gizli men cezası) adıyla biliniyordu. Ancak Sharapova'ya kadar hiçbir üst düzey isim tarafından dile getirilmemişti.
Sharapova, 2016 yılındaki Avustralya Açık sırasında girdiği doping testinin pozitif çıktığını aynı yılın Mart ayında düzenlediği bir basın toplantısıyla kamuoyuna duyurmuştu. Rus raket, söz konusu duyurudan birkaç gün sonra ise kendisine yönelik bazı suçlamalara Facebook sayfasından yanıt verirken son derece çarpıcı olan şu ifadeleri kullanıyordu: "Ben dürüst ve açık biriyim. Sakat olduğumu iddia ederek gerçekleri gizleme yolunu seçmeyeceğim." (*)
Yukarıdaki sözler, daha önce bazı tenisçilerin sakatlık ve benzeri kılıflarla pozitif test sonuçlarını kamuoyundan gizlediklerini ima ediyordu. Aslında bu, tenisin arka sokaklarında yıllardır dolaşan bir dedikoduydu ve "silent ban" (gizli men cezası) adıyla biliniyordu. Ancak Sharapova'ya kadar hiçbir üst düzey isim tarafından dile getirilmemişti.
Silent ban iddialarının en önemli dayanağı, Uluslararası Tenis Federasyonu ITF'nin dopingle mücadele yönetmeliğindeki bir maddeydi. Buna göre doping testini geçemeyen tenisçiler, haklarındaki yargılama süreci tamamlanmadan afişe edilmiyordu. Her türlü suistimale açık olan bu uygulama, Sharapova'nın yaptığı ifşaatın da etkisiyle Ağustos 2016'da kaldırıldı. (**) İşte tenisteki doping vakaları da bu tarihten itibaren dramatik bir şekilde artmaya başladı. Zira yeni düzenleme, pozitif test sonuçlarının derhal ilan edilmesini öngörüyordu.
Velhasıl Sharapova'nın dürüstlüğü, tenisin dopingle mücadelesinde yeni bir dönemi başlattı. Geçmişte hangi vakaların hasır altı edildiği ise herkesin aklını kurcalayan bir soru olarak kalacak.
(*) www.facebook.com/sharapova/posts/10153282306932680
(**) www.itftennis.com/news/237420.aspx
(**) www.itftennis.com/news/237420.aspx
3 yorum:
hahah 20 ya 20! tebrikler yunus bey! şu an sevincim büyük ama nasıl kudurduklarını gördükçe daha da mutlu oluyorum. bkz
https://twitter.com/brckrstn/status/957563652642664448
yunus bey siz tanımıyor olabilirsiniz ama şu vatandaş anti federer'cilikten ölen biri. öyle böyle değil. ve şimdi fanatizm dersi veriyor :)
nadal için yazıp çizdiklerinizin totemlerinizin haddi hesabı yokken federer kaybedince smiley dolu mesajlara doymazken başkalarını fanatik olmakla suçlamak garip değil mi yazarsanız bi ömür duacınız olurum haha :D
yunus bey sorularım var :)
1- çiftler maçı oynamak çok mu kolay? hiç yormuyor mu?
hingis kaç yaşına kadar oynadı malum. hem de üst düzeyde. e sağlıklıysan teklerde oyna?
veya bi oyuncu öğlen tekler akşam çiftler oynuyor bana mısın demiyor. hiç mi yormuyor?
2- son dönemlerde kortlar çok yavaşlatıldı, indian wells neredeyse toprak kort oldu şeklinde yorumlar malum. bu neden yapıldı? oyuncular mı talep etti? hızlı kort sevmesine rağmen federer talep etmiş olmasın? federer'in ezan okunurken müziğin sesini açtığı doğru mu? (nadalcı yorumu yapayım dedim)
:)
Elbette çok kolay değil ama teklere göre çok daha az efor gerektirdiği kesin. Neticede partnerinle birliktesin. Puanlar daha kısa sürüyor. Fakat oyuncudan oyuncuya değişen durumlar var. Mesela kimisi daha çok para kazanmak için teklerle birlikte çiftler oynar. Bu bir kariyer stratejisidir.
İkinci sorunuzla ilgili ben bir yazı kaleme almıştım. Maalesef tenis aleminde rallinin uzaması kaliteye yoruluyor. Pek çok tenis izleyicisi beceri ve estetikten ziyade kalitesiz uzun rallileri daha çekici buluyor. Turnuva organizatörleri de daha çok seyirci için böyle bir yönteme başvurdular. Eskiden halı kort vardı mesela, şimdi yok. Sağlığa zararlıysa elbette kaldırılsın ama sert kortları toprak kort hızında ayarlamamak gerekir.
Son olarak Hıncal Uluç'un da dediği gibi Federer adam değil. :)
Yorum Gönder