18 Haziran 2020

Bu Da Tenisin Amerikan Rüyası!


 Koronavirüs baş gösterdiğinde ülkelerin önünde iki seçenek vardı. Birincisi, virüs tehdidi ortadan kalkana dek katı bir sokağa çıkma yasağı uygulamaktı. Türkiye gibi pek çok ülkenin meylettiği ikinci şık ise aşı ya da ilaç bulunana dek geçici önlemlerle süreci idare etmeye çalışmaktı. Vatandaşlarının ölümlerine belli oranda razı gelen bu politikanın altında yatan temel nedense pek tabii ki ekonomik kaygılardı. Kendi kendini yönetme noktasında ciddi bir krize giren küresel kapitalist sistem, insanlığı sağlık ve para arasında seçim yapmaya zorluyordu.

 "Yeni normal" adı verilen bu düzene dün de tenis alemi uyum sağladı. Hem ATP hem de WTA, sezonun kalan bölümü için hazırladığı turnuva takvimlerini resmen ilan ederken akıbeti büyük merak konusu olan Amerika Açık'ın da kendi tarihinde oynanacağı açıklandı.

 Spor kapitalizminin önceliği pek tabii ki sporcu sağlığı değil, rant çarkının dönmesidir. Bu noktada sponsorların, yayıncıların ve bahis şirketlerinin Amerika Açık'ın düzenlenmesi için ne kadar baskı yaptığını tahmin etmek güç değil. Tüm bunlara rağmen pandemiden en çok etkilenen ülke konumunda bulunan ve ırkçılık karşıtı gösteriler nedeniyle hâlihazırda büyük bir iç karışıklığa sahne olan ABD'nin iki buçuk ay sonrasına yönelik böyle bir karar almasının tartışmaya son derece açık olduğunu da söylemek gerekiyor.

 Turnuva organizatörlerinin sporcu sağlığını koruma maksadıyla aldığı önlemler arasında ise maçların seyircisiz oynanması ve tenisçilerin yanlarında iki kişiden fazlasını getirmesinin yasaklanması öne çıkıyor. Şu hâliyle herhangi bir ITF Futures turnuvası atmosferinde geçmesi beklenen asırlık Grand Slam, kendince daha az gerekli gördüğü junior, tekerlekli sandalye ve karışık çiftler kategorilerini ise bu senelik iptal etti. İnsan yoğunluğunu azaltmak için başvurulan bir diğer tedbirse hem tekler hem de çiftlerde eleme maçlarının oynatılmaması. Yani aylardır tenisten ekmek yiyemeyen ve sıralaması düşük olan yüzlerce oyuncu karşılarına çıkan ilk büyük pastadan da pay alamayacak. Eh bu da tenisin Amerikan rüyası olsa gerek!

Hiç yorum yok: